Sen ancak Kur'n'a tabi olan ve görünmedigi halde Rahman olan Allah'tan korkan
kimseyi sakindirirsin. Iste onu bir bagislanma ve çok serefli bir mükafatla
müjdele.
Gerçekten biz ölüleri diriltiriz, onlarin önceden yapip gönderdiklerini ve
biraktiklari eserlerini yazariz. Zaten biz her seyi açik bir kütükte, bir
"imam-i mübin"de (ana kitapta, yani Levh-i mahfuzda) sayip tesbit etmisizdir.
Hani biz onlara iki peygamber göndermistik, fakat onlar ikisini de
yalanlamislardi. Biz de (onlari) üçüncü bir peygamberle destekledik. Onlara:
"Süphesiz ki biz size gönderilmis elçileriz." dediler.
Onlar dediler ki: "Herhalde biz sizin yüzünüzden ugursuzluga ugradik. Eger bu
isten vazgeçmezseniz, andolsun ki, sizi hiç tinmadan taslariz ve mutlaka bizden
size pek acikli bir azab dokunur."
Peygamberler de söyle cevap verdiler: "Sizin ugursuzlugunuz beraberinizdedir.
Size ögüt verildi diye mi (ugursuzluga ugradiniz)? Dogrusu siz israfi det etmis
bir kavimsiniz."
"Hiç ben O'ndan baska ilhlar edinir miyim? Eger O Rahman, bana bir zarar
dileyecek olsa, onlarin sefaati benden yana hiçbir seye yaramaz ve onlar beni
kurtaramazlar."
Onlara: "Allah'in size rizik olarak verdigi seylerden hayra harcayin" dendigi
zaman, o kfirler, müminler için: "Allah'in dileyince doyurabilecegi kimseyi biz
mi doyuracagiz? Siz apaçik bir sapiklik içinde degil de nesiniz?" dediler.
Onlar: "Eyvah basimiza gelenlere! Mezarimizdan bizi kim kaldirdi? O Rahmn'in
vaad buyurdugu iste bu imis. Gönderilen peygamberler de dogru söylemisler"
derler.